EUROPA


Europa


—Yönetmenliğini Lars von Trier’in üstlendiği europa adlı film 1991 yılında çekilmiştir.
—Konusu: 1945 yılında ikinci dünya savaşının sona ermesiyle birlikte Almanya müttefik kuvvetlerce işgal altındadır. Alman asıllı bir ABD’li olan Leopold Kessler yıkıma uğrayan Almanya’ya yardım etmek isteyen idealist biridir. Burada amcasının yardımıyla Zentropa adlı tren şirketinin de yataklı vagon kondüktör adayı olarak işe başlar. Amcasından öğrendiği ağır iş kurallarına uymaya çalışarak sınav gününü bekleyen Kessler, Katharina Hartmann adlı alman bir kadınla tanışır. Katharina’nın babası Zentropa şirketinin sahibidir. Amacı Alman ulaşım ağındaki gücünü korumaktır. Bunun için ABD’li albay arkadaşı(Alexander Harris) ile birlikte kendini aklamak için çabalar.
Katharina ile yakınlaşmaya başlayan Kessler, savaş taraflarıyla arasında tarafsız kalma isteğini koruyamamaya başlar. Çünkü Katharina “kurt adamlar” olarak bilinen NAZİ güçlerinden biridir. Katharina ile evlendikten sonra kurt adamların treni patlatmak gibi eylemlerine katılmak zorunda kalan Kessler zor durumda kalır.
—Filmin konusu akarken bir yandan da dönemin özellikleri çok iyi anlatılmıştır.1945 yılının yıkılmış Almanya’sı, bu düzen içinde kendini kurtarmaya çalışan eski Nazi destekçisi patronlar(Hartmann),çıkar peşinde koşan ABD’li komutanlar ekrana yansır. Trende arka sıralarda 3 sınıf yolcuların yer alması ön taraflarda ise varlıklı alman ve ABD’li işgal görevlilerinin yer alması dönemin Avrupa’sını yansıtmaktadır.
—Filmde hareketli kamera kullanılmıştır. Oyuncuların etrafında dönen kameralar, dekorlardan uzaklaşan hareketli kameralar kullanılmıştır.
—Filmde aydınlatma çok önemlidir. Gölgelendirmeden zaman zaman yararlanılmıştır.
—Filmin başından itibaren bir dış ses vardır. Oyuncusuna komut veren bir yönetmen gibi konuşan bu sesi, hipnoz sahansında hastasına komut veren bir doktor gibide düşünebiliriz.
—Sahneler arasındaki geçişler zaman zaman dış sesin komutları eşliğinde gerçekleşmiştir. Çoğunlukla ise kullanılan özel efektlerle sağlanmıştır.
—Filmin en büyük özelliği rengin kullanımıdır. Film siyah beyaz bir film olmasına rağmen zaman zaman bazı sahneler renkli olara karşımıza çıkar. Renkli sahnelerde gerilimli veya dikkat çekici öğeler dikkatimizi çeker. Bazı sahnelerde arka plan siyah-beyazken dikkat çekmek istenilen nesneler renkli kullanılmıştır. Örneğin; aynı karede yer alan Banyo yapan Alman patronun siyah beyaz, Nazilerle bir bağlantısının olup olmadığını gösteren form ise renkli çekilmiştir.
—Karanlık bir aydınlatma hakimdir. Film çoğunlukla trenin içinde geçmektedir.
—filmde hem İngilizce hem de almanca diyaloglar vardır. Filmde diyalog kullanımı önemlidir.
—Müzik yerinde kullanılmıştır. Gerilimin hakim olduğu yerlerde kullanılmıştır.
—sahnelerde arka planda farklı görüntüler gözükmektedir.
—Filmde tarafsızlık çok dikkat çeken bir davranıştır. Tarafsız olduğunu söyleyen Kessler, film boyunca bundan dolayı suçlanır ve arada kalır.
—Filmde görselliğe çok önem verilmiştir. Teknik düzeyi oldukça fazladır.
-film ileride oluşturulacak dogma 95 akımının kurallarına uymasa da bazı açılardan(kamera hareketi) uyar.

LARS VON TRİER
—Lars von Trier 1956 yılında Danimarka’da doğmuştur.
—oluşturduğu dogma 95 akımıyla beraber sinemaya yeni bir soluk getirmiştir.
—bazı filmlerin dogma kurlarına uymasa da bu akıma bağlı filmleri de vardır.
Burjuva egemenliğindeki sinemayı yok saymak istemiş sinemaya yeni bir bakış açısı getirmeyi hedeflemiştir.
—filmlerinde karanlık atmosferi tercih etmektedir.
—genellikle birbirini tamamlayan üçlemeler çekmektedir.
—bazı filmleri: Europa, geri zekâlılar, karanlıkta dans, dogville, Manderlay

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...