"Töre ve Feodal Düzen Hakkında...
Töreler, gelenek ve göreneklerin neredeyse yazısız birer kanun haline geldiği, çoğunlukla kırsal toplumlarda varlığını hissettiren bir olgudur.
Töreler, çoğunlukla katı kurallıdır. Tartışılmayan, uygulanmaması halinde ölümle sonuçlana bilecek yaptırımları olan anti demokratik yapılanmalardır.
Törenin çıkış amacı ise aslında günümüz şartlarıyla değerlendirilmemelidir. Töreler yaşam mücadelesinin zor olduğu kırsal kesimde ortaya çıkar, göçler ve karşılıklı ilişkiler yoluyla şehirlere yayılırlar. Töreler, çoğunlukla geri kalmış ülkelerde, zor ekonomik koşulların ortadan kaldırılması amacıyla, kuşaktan kuşağa geçen yaptırımlardır.www.onurcoban.com
Başlangıçta her törenin mantıklı bir çıkış amacı vardır. Yüzlerce yıl önce yazılı hukukun olmadığı bir toplumda cinayet işlemek, hırsızlık yapmak, ev yağmalamak ancak töreler sayesinde engellenebilmiştir. Çoğunlukla dinsel ahlak yasalarıyla da harmanlanan bu töreler toplumun huzurunu sağlamayı amaçlamıştır. Örneğin, berdel geleneğinin amacı "kız kaçırma" eylemlerinin azaltılması için, bir önlemdir.
Oysa günümüzde töreler sadece zarar vermektedir. Yazılı hukukun güç kazandığı demokrasilerin geliştiği günümüzde berdel gibi gelenekler sadece bahanelerin onaylanması için kullanılabilir.
Namus cinayetleri adı altında insan hayatının devam edip etmeyeceği yetkisini elinde tutan ağlar, şeyhler, hocalar sadece birer zorbadır. Eski ağalık düzeninin bir nevi yenilenmiş halidir.
Feodal düzene sahip bölgelerde erkek egemenliği, silahlı mücadele ve toprak mülkiyeti çok önemlidir. Marks’ında dediği gibi belki de feodalizm yaşanması gerekilen bir tarihsel dönemdi. Ancak, feodalizmin artık aşılması hatta yok edilmesi bir zorunluluktur.
Feodal düzen sadece yaşlılar heyeti adı altında bir diktaya neden olur. Kadın haklarının olmadığı, sorgulamanın yer almadığı bir toplum yaratır. Muhafazakârlık güçlenir. Yenilik, ilerleme ve bilim asla gerçekleşmez. Dar kalıplara sığınmış olan insanoğlu sömürülür, hakkı yenir.
Olumlu töre yok mudur? Yâda tüm gelenekler zararlı mıdır?
Elbette ki gelenek ve görenekler bir kültürün vazgeçilmez özelliklerinden biridir. Öyle ki aynı dinden olan toplumların din anlayışı bile geleneklerce farklılaşmıştır. Diller göreneklerin, halk edebiyatı denilen eserlerin sayesinde değişir.
Ancak bu durum zararlı geleneklerin sürdürülmesi anlamına gelmemelidir. Törelik düzeni gibi dar bir çerçeveye sıkışmış olan anlayışa müsaade edilmemelidir. Zaten zaman, değişim sayesinde bunları tasfiye edecektir. Ancak günümüz toplumlarında değişim, zamanın gerisinde kalmaya başlamıştır. Bunu düzeltmek için toplu bilinçlendirmeler ve eğitim şarttır.
Onur ÇOBAN "
Töreler, gelenek ve göreneklerin neredeyse yazısız birer kanun haline geldiği, çoğunlukla kırsal toplumlarda varlığını hissettiren bir olgudur.
Töreler, çoğunlukla katı kurallıdır. Tartışılmayan, uygulanmaması halinde ölümle sonuçlana bilecek yaptırımları olan anti demokratik yapılanmalardır.
Törenin çıkış amacı ise aslında günümüz şartlarıyla değerlendirilmemelidir. Töreler yaşam mücadelesinin zor olduğu kırsal kesimde ortaya çıkar, göçler ve karşılıklı ilişkiler yoluyla şehirlere yayılırlar. Töreler, çoğunlukla geri kalmış ülkelerde, zor ekonomik koşulların ortadan kaldırılması amacıyla, kuşaktan kuşağa geçen yaptırımlardır.www.onurcoban.com
Başlangıçta her törenin mantıklı bir çıkış amacı vardır. Yüzlerce yıl önce yazılı hukukun olmadığı bir toplumda cinayet işlemek, hırsızlık yapmak, ev yağmalamak ancak töreler sayesinde engellenebilmiştir. Çoğunlukla dinsel ahlak yasalarıyla da harmanlanan bu töreler toplumun huzurunu sağlamayı amaçlamıştır. Örneğin, berdel geleneğinin amacı "kız kaçırma" eylemlerinin azaltılması için, bir önlemdir.
Oysa günümüzde töreler sadece zarar vermektedir. Yazılı hukukun güç kazandığı demokrasilerin geliştiği günümüzde berdel gibi gelenekler sadece bahanelerin onaylanması için kullanılabilir.
Namus cinayetleri adı altında insan hayatının devam edip etmeyeceği yetkisini elinde tutan ağlar, şeyhler, hocalar sadece birer zorbadır. Eski ağalık düzeninin bir nevi yenilenmiş halidir.
Feodal düzene sahip bölgelerde erkek egemenliği, silahlı mücadele ve toprak mülkiyeti çok önemlidir. Marks’ında dediği gibi belki de feodalizm yaşanması gerekilen bir tarihsel dönemdi. Ancak, feodalizmin artık aşılması hatta yok edilmesi bir zorunluluktur.
Feodal düzen sadece yaşlılar heyeti adı altında bir diktaya neden olur. Kadın haklarının olmadığı, sorgulamanın yer almadığı bir toplum yaratır. Muhafazakârlık güçlenir. Yenilik, ilerleme ve bilim asla gerçekleşmez. Dar kalıplara sığınmış olan insanoğlu sömürülür, hakkı yenir.
Olumlu töre yok mudur? Yâda tüm gelenekler zararlı mıdır?
Elbette ki gelenek ve görenekler bir kültürün vazgeçilmez özelliklerinden biridir. Öyle ki aynı dinden olan toplumların din anlayışı bile geleneklerce farklılaşmıştır. Diller göreneklerin, halk edebiyatı denilen eserlerin sayesinde değişir.
Ancak bu durum zararlı geleneklerin sürdürülmesi anlamına gelmemelidir. Törelik düzeni gibi dar bir çerçeveye sıkışmış olan anlayışa müsaade edilmemelidir. Zaten zaman, değişim sayesinde bunları tasfiye edecektir. Ancak günümüz toplumlarında değişim, zamanın gerisinde kalmaya başlamıştır. Bunu düzeltmek için toplu bilinçlendirmeler ve eğitim şarttır.
Onur ÇOBAN "
Yaşanılan bu vahşettin nedeni hala tam olarak açıklanamasa da büyük ihtimalle töre kaynaklı bir katliam olduğu düşünülmekte.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder